Maaş ve Emekli Aylıkları Nasıl Hesaplanıyor?
Memur maaşları ve memur, işçi, esnaf ve çiftçi emeli maaşları yılda iki kez, Ocak ve Temmuz aylarında olmak üzere yıllık bazdaki enflasyon oranlarına göre zam miktarları hesaplanıyor. Buna göre yapılan hesaplamada enflasyon farkı yüzde olarak ifade ediliyor ve bu oran memur maaşları ile emekli maaşlarına yansıtılıyor. Türkiye İstatistik Kurumu, Haziran ayına ilişkin enflasyon verilerini geçtiğimiz günlerde açıklayarak yılın ilk yarısındaki enflasyon oranını 5,75 olarak belirlemiş, yıllık bazda ise oranın yüzde 12,62 olduğunu söylemişti. Buna göre kamu görevlileri ve emeklilere 2020 yılının ilk altı ayı için yapılan maaş artış oranı yüzde 4 olurken, aynı dönemdeki enflasyon oranının da yüzde 5,75 olması, memur maaşlarının enflasyona karşılık yüzde 1,75 oranında eridiğini açığa çıkardı. Bu bakımdan memur ve emekliler bu aydan itibaren yüzde 1,75 oranında enflasyon farklarını alacaklar. Yıllık bazda değerlendirme yapıldığında ise memur maaşlarının enflasyon farkı dahil olmak üzere yüzde 11,84 oranında arttığı görülmesine rağmen TÜFE’nin oranı yüzde 12,62 olduğu için esansında zam oranları gerçekte pek bir değer yansıtmıyor. Haziran ayları dikkate alındığı zaman maaşların yıllık olarak net yüzde 0,78 oranında erdiği anlaşılıyor. Bu bakımdan sadece enflasyon kaynaklı erime, aylık ortalama 31,3 TL, yıllık bazda ise 376 TL olarak görülüyor. Bu durumda da memur maaşlarından emekli maaşlarına kadar yapılan zamlar sadece aradaki erimeyi gidermek için yapılmış oluyor.Kamu-Sen’den Oranların Düşüklüğüne Tepki Geldi
Haziran ayındaki enflasyon oranlarının açıklanması kapsamında Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, konuyla ilgili açıklamalarda bulundu. Hem memurlar hem de emekliler için yapılan zam oranının çok düşük olduğunu belirten Kahveci, bu zam oranlarının sosyal devlet anlayışı ile bağdaşmadığını ifade etti. Toplu sözleşme sistemine geçiş yapıldığından beri maaş pazarlıklarının daimi hedeflenen enflasyon temeline dayandığına dikkat çeken Kahveci, böylece memur ve emeklilerin her yıl alım güçlerinin düştüğünü söyledi. Kahveci, sözlerine şöyle devam etti; “Memur ve emeklilerimiz her toplu sözleşme döneminde enflasyon farkı aldatmacasıyla karşı karşıya kalıyor. Enflasyon farkı ödemesini bir lütufmuş gibi gösteriyorlar. Oysa enflasyon farkı, olağanüstü durumlarda ortaya çıkacak olumsuzluklara karşı bir sigorta niteliğindedir. Eğer her maaş döneminde enflasyon farkı veriliyorsa bu, ‘her dönem sonunda sıfır zam alıyoruz; dönem içinde de maaşlarımız sürekli eriyor’, demektir. Son 10 yıldır memur ve emeklilerimizin yaşadığı durum budur.” Özellikle COVID-19 salgını nedeniyle salgından en çok emekli kimselerin de etkilendiğini belirten Kahveci, emekli olanların çoğunun geçimlerini sağlamak için ek işler yaptıklarını, ancak salgın yüzünden işlerine ara vermek zorunda kaldıklarını ya da işyerinden ayrıldıklarını belirten Kahveci, emekli zam oranlarının en azından salgın şartları göz önünde tutularak daha yüksek şekilde hesaplanması gerektiğini anımsattı. Yapılan adaletsizliğin giderilmesi için Kurban Bayramı ikramiyelerinde düzenleme yapılması gerektiğini söyleyen Kahveci, böylece alım gücünün emekliler için bir nebze olsun rahatlama sağlanacağını sözlerine ekledi. Kahveci ayrıca, kredi faiz oranlarının düşürülmesi sonucunda da alım gücünün artmadığına daha çok fiyatların yükselmesine neden olduğunu belirtti.Dar Gelirli Olanlara Devletten 20 ve 40 Bin TL Arasında Yardım Yapılacak
Kıdem Tazminatı Tartışmalarına Dikkat Çeken Bilim Kurulu Önerisi
İstihdam Kalkanı Paketi’nin Detayları Belli Oldu
Editör: TE Bilisim
