Yıllık izin kullanımı, özellikle yaz mevsiminin gelmesiyle birlikte işçi ile işveren arasındaki pek çok tartışma konusunun ana maddesi haline geliyor. İşçi, yaz tatili için kendi belirlediği tarihte izne çıkmak, işveren ise izin tarihini kendisi belirlemek ister. Bu tür durumlarda çalışanlar yıllık ücretli izin işverenlerinin kullandırmadığı gerekçesiyle iş akdini feshedebiliyor. Peki işverenin yıllık izin kullandırmadığı gerekçesiyle iş akdini fesheden çalışanlar, hangi durumlarda kıdem tazminatını alabiliyor? Yıllık izin kullanımı sebebiyle iş sözleşmesini feshederek istifa eden işçilerin kıdem tazminatı alabilmesi mümkün mü? Bu soruların yanıtlarını ve çalışanların yıllık izin hakkına ilişkin bilinmesi gereken tüm detayları haberimizin içeriğinde bulabilirsiniz. Türkiye’yi etkisi altına alan koronavirüs salgını nedeniyle bu yıl, daha önceki yıllara kıyasla daha farklı bir yıllık izin tartışması yaşanıyor. Salgın sebebiyle bazı işverenler kısa çalışma ödeneğine başvuruda bulunurken, kimi işverenler de karantina yüzünden çalışılmayan günlerin en azından bir kısmında işçileri ücretli izne çıkarma yolunu tercih ediyor. Bu şartlar altında işverenin yıllık ücretli izin vermemesi durumunda işçi açısından iş sözleşmesini haklı fesih sebebi olup olmadığı da en çok merak edilen konular arsında yer alıyor.

Yıllık İzin Kullandırma Zamanını Kim Belirler?

İşverenler ile işçiler arasında hukuki ihtilaflara sebep olan yıllık izin kullanma zamanı hakkında bilinmesi gereken önemli kurallar bulunuyor. Öncelikle yıllık ücretli izin kullandırma zamanını belirlemek işverenin yönetim hakkı kapsamında değerlendiriliyor. Fakat, işçinin yıllık olarak dinlenme hakkının sağlanması da anayasal dayanağı olan bir çalışma koşuludur. Söz konusu yıllık ücretli izin hakkının kullandırılmaması, bazı koşullar altında işçi açısından haklı fesih sebebi olarak kabul ediliyor. Haklı fesih sebebi olarak değerlendirilmesi halinde, iş akdini fesheden işçi kıdem tazminatını ve diğer ücret alacaklarını da talep edebiliyor. Ancak bazı koşullar altında iş sözleşmesini fesheden yani istifa eden işçiye haklı fesih sebebi gösterilmiyor.

Haklı Fesih Sebebi Sayılan Durumlar

İşçi ile işveren arasındaki davalara bakan Yargıtay 9. ve 22. Hukuk Daireleri’nin hükümleri göz önüne alındığında yıllık izin kullandırılmamasının işçi açısından haklı fesih sebebi olabilmesi için ya işçiye “çok uzun süre hiç izin kullandırılmaması” ya da “talep edildiği halde gerekçesiz olarak uzun süre izin kullandırılmaması” gerekiyor. Bu koşulların mevcut olması halinde işçiye istifa ettiğinde kıdem tazminatını alma hakkı doğuyor. Burada söz edilen uzun süreye ilişkin somut bir ölçü bulunmuyor. Ölçünün ne olması gerektiğini, Yargıtay kararlarına bakarak değerlendirmek gerekiyor. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin benzer bir durumda işçiye 6 yılı aşan süre içinde sadece 14 gün yıllık izin kullandırılan bir davada, uzun süre dinlenme hakkı sağlanmamasının işçi açısından haklı fesih nedeni oluşturduğuna hükmettiği görülüyor. Öte yandan Yargıtay 22. Hukuk Dairesi ise bir iş yerinde 3 yıl 4 ay çalışan ve bu süre zarfında 42 gün izin hak eden işçinin sadece işten ayrıldığı yıl 14 gün izin kullanmasına rağmen haklı fesih sebebi sayılamayacağı kararını verdiği de görülüyor. Yine Yargıtay 22. Hukuk Dairesi’nin vermiş olduğu emsal niteliğinde bir kararda 2008 - 2013 yılları arasında tam 5 yıl boyunca çalıştığı iş yerinde 2008 ve 2009 yıllarında 14’er gün; 2010 Ağustos, 2012 Mart, 2012 Eylül, 2013 Eylül tarihlerinde de 7’şer gün olmak üzere toplam 56 gün izin kullandırılması nedeniyle, işçinin haklı fesih yaptığına dair yerel mahkeme kararını bozuldu.

Çalışma Belgesi Nedir? Çalışma Belgesi Nasıl Alınır ve Doldurulur?

İş Kurmak İçin Kredi Nasıl Alınır Ve Başvuru Şartları

KOSGEB Maaş Desteği Nasıl Alınır, Şartları Nelerdir ?

Editör: TE Bilisim